Dünyamız, 4,5 milyar yıldır doğal seçilimle kendi ekosistemini bir dengede devam ettirirken, 10.000 yıldır süregelen tarımsal alanda özellikle son 100 yıldaki bilimsel çalışmalar gıda kalitesi ve verimliliğinde çok kayda değer gelişmeler ortaya çıkarmıştır. Ancak son yıllarda gıdamızda, toprağımızda havada, suda ve bedenimizde endüstriyelleşmenin yarattığı olumsuz etkilerin sonuçları da gözükmeye başladı. Geleneksel tarımın artan nüfusun gıda ihtiyacını karşılayamayacağı, hem pahalı, hem yetersiz hem de sağlıksız olduğu tezi ile yapılan tarımsal üretim modeli, geldiğimiz noktada toprağımızın, bitkimizin ve bizim daha fazla ilaca ve sunni müdahaleye ihtiyaç duymamızdan başkaca bir sonuç doğurmamıştır.
Dünyadaki gıda üretiminin halen %80’i küçük ölçekli aile çiftlikleri ile sağlanıyorken, gıdamızı, toprağımızı ve sağlığımızı dolayısı ile dünyamızı korumanın en iyi yolunun ekolojik tarımsal üretimden geçtiğine inanıyoruz.